11 Temmuz 2016 Pazartesi


EKMOK BURHANIYE OREN MOTOFEST GEZIM.


06.07.2016 Carsamba.
Saat 11:00 de Tahir’le Kusadasi Kipa Shell benzin istasyonunda buluştuk.


Selcuk ve otobandan Izmir üzerinden Menemen ve Aliaga’ya geldik. Kozak yaylasindan gitmeye karar verdik. Odemis’in içinden geçerek Kozak yaylasina surduk. Yaylanin tepede sol tarafta kucuk bir koy lokantasinda mola verdik. Burada yediğimiz keşkek ve nohutlu börek lezzetliydi. Suyu ve bu sudan yapilan cayin tadi da güzeldi. Ayrica fiyatlar cok uygun. Bu yolu kullanan arkadaşlara tepedeki bu kucuk lokantada mola vermelerini tavsiye ederim. 


Buradan hareketle Gomec, Karaagac üzerinden Burhaniye’ye geldik.Biraz dolaştıktan sonra birkaç kişiye de sorarak festival alani olan “Ayakli Mesire Yeri” ni bulabildik.  Burasi tam deniz kenarinda değil. Deniz uzakligi yaklasik 200-250 m. kadar. Agacli bir alan. Sahneye uzak (gurultuden rahatsız olabiliriz düşüncesi ile) duvar kenarinda ,akasya agacinin gölgesine cadirlarimizi kurduk.

Yurume mesafesinde olan Migros Jet’den alisverisimizi yaptık. Cadirin onunde cilingir soframizi hazırlayarak aksam yemeğimizi cadir onunde yedik. Bu arada benim Touratech çantalar masa görevini cok güzel gördüler.:

07.07.2016 Persembe:
Sabah kahvaltinin ardindan gelen kampçılarla tanisma ile vakit geçti. Ogle saatlerinde yürüyerek deniz kenarina gittik. Sahil oldukça kalabalikti.Sahildeki denizkizi heykeli yanindaki iskelede denize girdik.Deniz suyu asiri olmamakla birlikte biraz sogukcaydi, ama içine girilemeyecek kadar da değil. Denizden cikinca tepedeki cafede cay içip ayvalik tostu yiyerek biraz zaman geçirdik. Oradaki prizde telefonlarimizi sarj emek için de bir firsat oldu.

Aksama doğru Selahattin Usta ve esi geldi. Bursa bölgesinden tek geziye cikmis olan ve Cunda adasindan gelen Selcuk bizim cadirlarin yanina cadirini kurdu. Aksam yemekte birlikteydik.Bu gece yemekte Oren Ogretmenler sitesinin ilerisindeki limandan aldigimiz ve ayni yerde pişirttiğimiz baliklar vardi.Bu gece canli konser de vardi ama biz sohbetten konseri pek izleyemedik.


08.07.2016 Cuma:
Kahvalti sonrasi Fikret’i bekledik.Ogle saatlerinde gelince O, Tahir ve ben ilk once HasanBoguldu’ya gittik. Cok kalabalikti. Motosikletle giriş 10 TL. Hasanboguldu’da su cok soğuk. Ama ben yine de girdim. 






Buradan düşüncemiz Mihli Selalesi’ne gitmekti. Ancak HasanBoguldu’da gorustugumuz insanlar; oradan geldiklerini, cok asiri kalabalık olduğunu söylediklerinde vazgeçtik. Gogil Amcaya sorarak ayaküstü yaptigimiz kisa bir arastirma sonunda o bölgede “Ayazma”nin gorulmeye değer olduğuna karar verdik ve Kucukkuyu,Ayvacik,Ezine,Bayramic ve Evciler üzerinden Ayazma’ya geldik.Burasi güzel bir mesire alani. Selalesi, deresi ve yesilligi ile piknik yapmaya cok uygun. Zaten gerek HasanBoguldu’da gerekse burada yapilan izgaralar nedeni ile et kokusundan neredeyse nefret edecek duruma geldik.Ayazma ayni zamanda tarihi onemi olan bir yer. Dunyada ilk Guzellik kraliçesi yarismasi burada yapilmis.

Haritadan baktigimizda buranin Edremite cok yakin olduğunu gorduk. Arada sadece Kaz daglari (Ida) var. Geldigimiz yol ise 130 km civarinda. Acaba dag yolundan gidebilirmiyiz diye dusunup aramizda istişare yaptık. Evcilerden sonraki Cavuslu koyune gidip koy kahvesinde cay içelim ve köylülere soralim diye karar verdik. Cavuslu koy kahvesinde köylülerle cay içip sohbet ettik. Bize yolun güzel olduğunu arabalarin bile gittiğini, tepede Daridere Dinlenme Tesisi (Koyluler buraya Fidanlik da diyorlar) olduğunu, ancak cok sayida yan yol olduğunu ve ana yoldan ayrilmamamiz gerektiğini söylediler. Yol tarifini de çizimle anlattilar. 


Biz yine de garanti olsun diye Daga cikmadan once son koy olan Serhat Koyu kahvesinde durduk. Ordaki köylülerden de yol tarifi aldik.Koylulerden Ismail bize detayli anlatti. Hatta belli bi yere kadar kendi motoru ile bize eşlik etti. Ismailden ayrldiktan sonra bozuk yoldan daga doğru tirmanmaya basladik.Neticede ormanin derinliklerinde kaybolduk.  Yol gittikçe daha da bozuluyor ve karsimiza devamli catalli yollar cikiyordu. Hava da karardi. Gecenin karanliginda cok bozuk tasli yollarda bir turlu Daridere’yi bulamadık. Gecenin zifiri karanliginda ve her  metresinde daha da bozulan yollarda ilerlerken içimde hapsolmuş korku da yavaş yavaş disariya cikmaya baslamisti.Daha sonradan öğrendiğime gore ayni duygular yol arkadaslarimda da varmis. En sonunda, geldiğimiz yoldan geriye Serhat koyune dönmeye karar verdik. Tabi ki donus de pek kolay olmadi. Yolun cok bozuk olmasi, gece iyice karanlık olmasi ve yol yorgunluğunun da olmasi nedenleriyle donus yolunda motorumu 7-8 kez kaydirdim. Ama galiba “GS” ayricaligi ve tabi ki Allah’in yardimi ile yere yatmadım, kurtardım. Serhat koyune kadar arkamda artci olarak Yusuf ile gitmedim desem yalan olur. Koye geldiğimizde yüzümde sanki nurlar acti. Hemen cami kenarindaki kahvehanede cay içtik, dinlendik. Ordaki köylülerle sohbet ettik.  Adamlar “Abi siz ne yaptiniz ya, yol cok güzel, BMW ler bile gidip geliyor “ demez mi? Aklimiz bir anda karisti, ordan bir koylunun rehberliği ile (Koylu kendi motoru ile rehberlik edecekti) tekrar denemeyi bir an için duşunduk.  Ancak oyle yorgunduk ki o yollara tekrar girmeyi düşünmedik ve geldiğimiz yoldan, yani Ezine üzerinden Burhaniye Oren’e gittik. Yol uzun, ama en azindan asfalt ve yormuyor. Kamp alanina geldiğimizde saat 02:00 olmustu.

09.07.2016 Cumartesi:

Sabah Suat Usta ve Yaverleri ve Aydin'dan Tuncay kardesim de geldiler.  Bugun kamp alanindayiz. 


Dunku yorgunluktan sonra bugun motora binmeyi canim hic istemiyor.  Sadece Motorlari yıkamak için yakindaki bir benzin istasyonuna gittik. Bunun disinda bugun motora binmedim. Aksam yemeği olan nohut yemeği, keşkek ve pilav EKMOK ikramiydi. Aksam “Gurubal Enfeksiyon” Grubunun konseri vardi.  Konser izledik ve yattik.
10.07.2016 Pazar:
Sabah EKMOK ikrami olan kahvaltıdan sonra cadirlarimizi topladık. EKMOK’a Tesekkur edip dostlarimizla vedalaştıktan sonra 3 motor hareket ettik. Fikret Kozak yaylasindan gelmeyi tercih ettiğinden yol ayriminda bizden ayrildi. Tahir ve ben Ayvalik, Izmir, Seferihisar, Gumuldur ve Ozdere üzerinden evlerimize sag salim donduk. Boylece bir gezimiz daha anilarimizin en güzel kosesine yerleşmiş oldu.


Bu gezimde karsilastigim ve yeni tanistigim kişiler (Soke grubu hariç): Selcuk/Bursa, Halil Ibrahim/ Karacabey, Halil Biga/Canakkale,Tolga/Canakkale, Huri/Canakkale, Cafer/Salihli, Huseyin/Salihli, Ahmet/Biga, Perkitan/Pinarbasi, Bulent Portakal/Izmir, Zekeriya/Aydin, Tuncay/Aydin, Nuri/Edremit, Huseyin/Bursa, Tuncay/Bursa. Bekir/Bursa. Ve isimlerini almayi ihmal ettiğim (buda benim kusurum affola) Bilecik, Kemalpasa, Tekirdag ve Edremit bölgelerinden arkadaşlar)…








1 Temmuz 2016 Cuma




Gozlerimde UFUK, Aklimda UZAKLAR...Bana yol  gorunuyor...





TUR 2:

Sinop-Samsun-Amasya-Goreme/Urgup-Egirdir-Antalya-Kas-Kusadasi.

Gece Konaklamalari:  Samsun-Amasya (Burada Motor Festivaline katiliyorum), Goreme/Urgup,      Egirdir, Olympos yada Kas kamping.





 Bayram sonrasi yapmayi planladigim gezimi taslak olarak  hazirladim..

TUR 1:

Kusadasi-Eskisehir-Abant-Safranbolu-Amasra-Cide-Azdavay-Inebolu-Sinop-Samsun.

Gece Konaklamalari: Eskisehir yada Abant, Safranbolu yada Amasra, Azdavay (Burada Motor Festivaline katiliyorum), Sinop yada Samsun.